6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 376ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliğ
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (“TTK”) 376’ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ (“Tebliğ”) 15 Eylül 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. İşbu Tebliğ TTK 376. Maddenin uygulanmasına bir rehber niteliğindedir ve Tebliğ’in amacı, TTK’nın 376’ncı maddesi kapsamında sermayenin kaybı veya borca batık olma durumlarında uyulacak usul ve esasları düzenlemektir. Tebliğ kapsamına anonim ve limited şirketler ile sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler girmektedir.
- Sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az yarısının karşılıksız kalması halinde (Tebliğ madde 6)
o Yönetim organı, genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunar.
o Yönetim organı, her ortağın anlayabileceği şekilde son bilançoyu genel kurula sunarak şirketin finansal durumunu bütün açıklığıyla anlatır. Bu hususta genel kurula rapor sunulabilir.
o Yönetim organı, şirketin mali durumundaki kötüleşmeyi ortadan kaldırmak veya en azından etkilerini hafifletmek için uygun gördüğü sermayenin tamamlanması, sermaye artırımı, bazı üretim birimlerinin veya bölümlerinin kapatılması ya da küçültülmesi, iştiraklerin satışı, pazarlama sisteminin değiştirilmesi gibi iyileştirici önlemleri alternatifli ve karşılaştırmalı olarak aynı genel kurula sunar ve açıklar.
o Genel kurul, sunulan bu iyileştirici önlemleri aynen kabul edebileceği gibi değiştirerek de kabul edebilir. Genel kurul, sunulan önlemler dışında başka bir önlemin uygulanmasına da karar verebilir.
- Sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az üçte ikisi zarar sebebiyle karşılıksız kalması halinde (Tebliğ madde 7)
o Toplantıya çağrılan genel kurul, aşağıdaki üç şekilde karar verebilir.
i. Sermayenin üçte biri ile yetinilmesine ve TTK’nın 473 ila 475’inci maddelerine göre sermaye azaltımı yapılması
ii. Sermayenin tamamlanması
iii. Sermayenin artırılması
- Sermayenin Azaltılması (Tebliğ madde 8)
Sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az üçte ikisi zarar sebebiyle karşılıksız kalması halinde şirketin genel kurulu sermayenin üçte biriyle yetinmeye karar verdiği takdirde sermaye azaltımı TTK 473 ila 475’inci maddelerine göre yapılır. Bu halde yönetimi organı, alacaklıları çağırmaktan ve bunların haklarının ödenmesinden veya teminat altına alınmasından vazgeçebilir.
- Sermayenin Tamamlanması (Tebliğ madde 9)
Sermayenin tamamlanması, Tebliğ’de “bilanço açıklarının ortakların tamamı veya bazı ortaklar tarafından kapatılması” olarak tanımlanmıştır. Sermayenin tamamlanmasına karar verilmesi halinde, her ortak zarar sebebiyle karşılıksız kalan tutarı kapatacak miktarda parayı vermekle yükümlüdür. Her ortak payı oranında tamamlamaya katılabilir ve verdiğini geri alamaz. Bu yükümlülük, sermaye konulması veya borç verilmesi niteliğinde değildir ve karşılıksız bir işlemdir. Ayrıca yapılan bu ödemeler, gelecekte yapılacak sermaye artırımına mahsuben bir avans olarak nitelendirilemez.
- Sermayenin Artırılması (Tebliğ madde 10)
Genel kurul, sermayenin arttırılmasına iki şekilde karar verebilir.
o Sermayenin zarar sonucu ortaya çıkan kayıp kadar azaltılması ile birlikte eş zamanlı olarak istenilen tutarda sermaye artırımına karar verilebilir. Bu durumda, artırılan sermayenin en az dörtte birinin ödenmesi şarttır.
o Sermayenin zarar sonucu ortaya çıkan kayıp kadar azaltılması yoluna gidilmeden sermaye artırımına karar verilebilir. Bu durumda ise sermayenin en az yarısını karşılayacak tutarın tescilden önce ödenmesi zorunludur.
- Borca batık olma durumu (Tebliğ madde 12)
Borca batık olma durumu, Tebliğ’de “ şirketin aktiflerinin borçlarını karşılayamaması hali” olarak tanımlanmıştır. Bu durumun işaretleri, yıllık ve ara dönem finansal tablolardan, denetime tabi şirketlerde denetim raporlarından, erken teşhis komitesinin raporlarından, yönetim organın belirlemelerinden anlaşılabilir. Şirketin borca batık durumda bulunduğu şüphesini uyandıran işaretlerin varlığı halinde yönetim organı, aktiflerin hem işletmenin devamlılığı esasına göre hem de muhtemel satış fiyatları üzerinden bir ara bilanço çıkartır. Bu bilanço üzerinden aktiflerin şirket alacaklarını karşılamaya yetmediğine karar vermesi ve 7 nci maddede belirtilen tedbirleri almaması halinde yönetim organı şirketin iflası için mahkemeye başvurur.
- Sermayenin kaybı veya borca batık olma durumlarında birleşmeye katılma (Tebliğ madde 14)
Sermaye kaybı veya borca batık durumda olan bir şirketin, kaybolan sermayeyi karşılayabilecek tutarda serbestçe tasarruf edilebilen özvarlığa sahip başka bir şirket ile birleşmesi mümkündür. Bunun için birleşmeye taraf şirket, diğer şirketin kaybolan sermayesini veya borca batıklık durumunu karşılayacak miktarda serbestçe tasarruf edebileceği özvarlığa sahip olmalıdır. Bu duruma ilişkin tutarların hesap şeklinin gösterilerek doğrulandığı veya belirtilen durumların mevcut olmadığının doğrulandığı yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir raporu ile ortaya konulması gerekmektedir. Devrolunan şirketlerin denetime tabi olması halinde bu rapor denetime tabi şirketin denetçisi tarafından da hazırlanabilir.
- Tebliğ Geçici madde 1
Önemle dikkat edilmelidir ki 1/1/2023 tarihine kadar, TTK’nın 376’ncı maddesi kapsamında sermaye kaybı veya borca batık olma durumuna ilişkin yapılan hesaplamalarda, henüz ifa edilmemiş yabancı para cinsi yükümlülüklerden doğan kur farkı zararları dikkate alınmayabilir.